Sevgili Dinleyiciler, bugün dünyanın dörtbir köşesinde insanlar, İslâm’ın beş şartı ile amel ediyorlar. Ve ibadetlerinin yeterli olduğundan eminler. İslâmiyet ise onların yaptıklarından çok daha fazlasını gerektirmektedir. Acaba gerçekten durum böyle midir?
Bu sualin cevabı Kur’ân-ı Kerim’dedir. Peygamber Efendimiz (S.A.V), ve sahâbenin yaşadıkları hayat İslâmîyetti. Onların yaşadıkları hayat Kur’ân-ı Kerim’in bütününe ittiba etmek idi. (Âli İmrân-119) Kur’ân-ı Kerim’in bütünü bizdeki üç emanetin ve iradenin Allah’a teslimini ihtiva etmektedir.
All content for Allah Dostları için Sohbetler is the property of Erenler, erenlere gönül verenler💛 and is served directly from their servers
with no modification, redirects, or rehosting. The podcast is not affiliated with or endorsed by Podjoint in any way.
Sevgili Dinleyiciler, bugün dünyanın dörtbir köşesinde insanlar, İslâm’ın beş şartı ile amel ediyorlar. Ve ibadetlerinin yeterli olduğundan eminler. İslâmiyet ise onların yaptıklarından çok daha fazlasını gerektirmektedir. Acaba gerçekten durum böyle midir?
Bu sualin cevabı Kur’ân-ı Kerim’dedir. Peygamber Efendimiz (S.A.V), ve sahâbenin yaşadıkları hayat İslâmîyetti. Onların yaşadıkları hayat Kur’ân-ı Kerim’in bütününe ittiba etmek idi. (Âli İmrân-119) Kur’ân-ı Kerim’in bütünü bizdeki üç emanetin ve iradenin Allah’a teslimini ihtiva etmektedir.
Nebîler ve resûller konumuz. Kur’ân’dan koparılan mefhumlardan bir tanesi de bu.
Allah ne söylemişse Kur'ân-ı Kerim'de, şeytan onun tersini bütün insanlara, öğretim kadrolarına kabul ettirmiştir. Yani Kur’ân’ın bütün temel hedeflerini iblis, kökten yok etmiş. Tam tersini dîn adamlarına asırlar boyu süren bir aldatma müessesesinden sonra kabul ettirmiş ve yerleştirmiş.
Kur'ân-ı Kerim'deki “nebî” tabiri yalnız peygamberleri kapsar; peygamber dediğimiz kişileri. Resûller 2 ayrı grupta mütâlea edilir Kur'ân-ı Kerim'de:
1- Nebî resûller; peygamber olan resûller.
2- Velî resûller; peygamber olmayan resûller
Kur'ân-ı Kerim boyunca Allahû Tealâ peygamberlerinden başka hiç kimseye nebî demiyor. Kimler için kullanıyor nebî kavramını? Peygamber Efendimiz (S.A.V) için kullanıyor; “Ve nebîlerin sonuncusudur.” diyor:
33/AHZÂB-40: Muhammed (A.S), sizin erkeklerinizden hiçbirinin babası olmamıştır (değildir). Fakat Allah’ın Resûl’ü ve Nebîler’in (Peygamberler’in) Hatemi’dir (Sonuncusudur). Allah, herşeyi en iyi bilendir.
Artık Peygamber Efendimiz (S.A.V)’den sonra nebî gelmeyecek. Yani peygamber gelmeyecek.
Başka kimin için kullanıyor? Hz. İsa için kullanıyor. Başka kimin için kullanıyor? Hz. Musa için kullanıyor. Başka kimin için kullanıyor? Hz. İbrâhîm için kullanıyor. Hz. Lût için kullanıyor. Hz. Nuh için kullanıyor. Hz. Sâlih için kullanıyor.
Nebî, nübüvvet müessesesi, Allah'ın kendilerine kitap verdiği resûllerden oluşan bir dizayn ve peygamberler, kendilerine kitap verilen ve aynı zamanda da resûl olan kişilerdir. Peygamber dediğimiz zaman, nebî dediğimiz zaman aynı zamanda mutlaka resûldür. Peygamber Efendimiz (S.A.V), bir nebî resûldür. Hz. İsa, bir nebî resûldür. Hz. Musa, bir nebî resûldür. Hz. İbrâhîm, bir nebî resûldür. Hz. Nuh, bir nebî resûldür. Hz. İsmail, bir nebî resûldür. Hz. Davut bir nebî resûldür. Kur’ân’da 20’den fazla nebî adı geçiyor. Hepsi kendilerine kitap verilen ve bizim Türkçemizde peygamber olarak nitelendirdiğimiz kişiler. Hepsi de bütün nebîler de aynı zamanda mutlaka resûldür.
Allah Dostları için Sohbetler
Sevgili Dinleyiciler, bugün dünyanın dörtbir köşesinde insanlar, İslâm’ın beş şartı ile amel ediyorlar. Ve ibadetlerinin yeterli olduğundan eminler. İslâmiyet ise onların yaptıklarından çok daha fazlasını gerektirmektedir. Acaba gerçekten durum böyle midir?
Bu sualin cevabı Kur’ân-ı Kerim’dedir. Peygamber Efendimiz (S.A.V), ve sahâbenin yaşadıkları hayat İslâmîyetti. Onların yaşadıkları hayat Kur’ân-ı Kerim’in bütününe ittiba etmek idi. (Âli İmrân-119) Kur’ân-ı Kerim’in bütünü bizdeki üç emanetin ve iradenin Allah’a teslimini ihtiva etmektedir.