
Hatay: İnançların Şehri ve Birlikte Yaşam Sanatı adlı kaynak, Hatay'ı farklı inançların bir arada uyum içinde yaşadığı kadim bir şehir olarak tanıtmaktadır. Metin, şehrin Hristiyanlık tarihindeki özel yerini St. Pierre Kilisesi gibi ilk ibadethanelerle vurgularken, İslami mirasın Habib-i Neccar ve diğer camilerle yüzyıllardır varlığını sürdürdüğünü belirtir. Ayrıca, Yahudi cemaatinin Antakya Sinagogu ile temsil edilen sessiz ama kalıcı varlığına değinilir. Kaynak, Hatay'ın kültürel zenginliğinin sadece mimaride değil, inançlar arası hoşgörü ve dayanışmada yattığını; deprem sonrası mabetlerin yeniden ayağa kaldırılma çabalarının bu birlikte yaşama kültürünün bir kanıtı olduğunu anlatır. Metin, Hatay'ın bir şehirden öte, bir medeniyet modeli ve umut kaynağı olduğunu vurgulayarak son bulur.