
"Asi’nin Fısıltısı: Antakya’nın Tarihi ve Kültürü" başlıklı bölüm, dinleyiciyi Antakya'nın tarihi sokaklarında sanal bir yolculuğa çıkarıyor. Asi Nehri'nin özgün akışından başlayarak, kentin benzersiz mimarisine; avlulu taş evlerden, Arap Alevi kültürünün yaşam tarzına kadar birçok unsuru ele alıyor. Hanlar, hamamlar, camiler ve kiliselerin bir arada varoluşuyla Antakya'nın çok kültürlü yapısını vurguluyor. Uzun Çarşı'nın sadece bir alışveriş yeri değil, aynı zamanda canlı bir tarih hafızası olduğunu belirten metin, şehrin depreme rağmen ayakta kalma ruhuna dikkat çekiyor. Son olarak, nehrin şehrin geçmişi ve bugünü arasındaki bağı temsil ettiğini anlatarak Antakya'nın zamana meydan okuyan kimliğini özetliyor.