
İki ayı aşan bir süredir yoktum, bu sürede Merkür retrolarına suç atıp acısına kılıflar uyduran Nur, sorunun gezegenlerin hareketinde değil içeride bir yerde olduğunu anladı sanki. Nisan'da Datça'ya gittim, şehirden kaçarcasına resmen. Yolda, "farkındalık" kavramının önemine ve yavaşlamanın güzelliğine rastladım. Neler yaptım, üzerimden bu his tır gibi nasıl geçti? Ben yine nerede, nasıl farklı bir kabuk attım? Her şeye suç atıp içinden çıkamadıklarımız, olduğumuz hiçbir yerde bir türlü iyi hissedememek, kolay diye başvurduğumuz savunma mekanizmalarımız ve adım atıp kendimizi kurcalamaya karar vermek üzerine birazcık attım tuttum.
Bu bölüm nefes almaya gücü yokmuş gibi, şehirdeki yalnızlığından kaçarken kendisini kurcalayan Nur için. <3
Bölümle ilgili düşüncelerinizi benimle Instagram'dan paylaşmayı unutmayın! @gidiyoruzamanereyee