
Şehir Defteri’nin ilk konuğu, İstanbul Güncesi’yle tanıdığımız muhterem dostum Yahya Sarıhasanoğlu. Bizi, onun sessiz ama katman katman derinleşen İstanbul’unda gezdirirken; bazen Âşiyan yamaçlarında bir rüzgârın peşine düşüyor, bazen bir kulisin önünde Paco de Lucia’nın gitarının son tınılarını bekliyoruz. Arif’le Yahya arasındaki o nazik hudutta seyreden sohbetimiz, iki menzil arasında, tıpkı eski bir şehrin sokakları gibi, kendi yolunu buluyor.
Mekânlar, zamanlar ve hâtırât üzerine edebildiğimiz kelâm ve dahi edemediğimiz sükût ile bu söyleşiden hem neş’e, hem hüzün, hem de heyecân duydum. Ümit ederim ki siz dahi zevkle dinleyip, muhterem konuğumuzun kendine mahsus ufkundan istifâde edersiniz.
Sevgili Yahya’ya, içtenliği ve letafetiyle zenginleşen sohbeti için gönülden teşekkür ederim. ✨
Geçtiğimiz hafta yitirdiğimiz, ardından ağaçlarla, nehirlerle birlikte yas tuttuğumuz kıymetli Hakan Tosun’un hâtırasına saygıyla 🌿