Doyduğunu biliyorsun ama elin yine o tabağa gidiyor. Neden?
Bu bölümde duygusal yeme, kıtlık bilinci, mindful eating ve bırakmanın hüznü üzerine konuşuyoruz.
Mel Robbins’in Let Them Theory’sinden ilhamla, “bırakmak” duygusunu hem tabakta hem hayatta kullanabileceksiniz.
Bu bölümde, duygusal yeme, mindful eating, sınır koymak, özsaygı, ve kendine şefkat konularını konuşuyoruz. Seni başkalarını memnun etmek için yediğin her lokmanın ardındaki duygusal yükleri fark etmeye davet ediyorum.
Bu bölümde tokken yemek, duygusal yeme, yeme dürtüsü ve farkındalıkla yemek (mindful eating) kavramlarına birlikte bakıyoruz.Gerçek açlıkla duygusal açlık arasındaki farkı, bir tatlı kaşığının ardına gizlenen stres, yalnızlık ve ödül arayışını konuşuyoruz.
Mindfulness (farkındalık) ve felsefenin buluştuğu bu sohbet, sadece yemekle değil,hayattaki seçimlerimiz, ilişkilerimiz ve kararlarımızla da ilgileniyor.Roma’lı düşünür Cicero’nun sorusundan ilhamla, her eylemin ardında duran o küçük ama dönüştürücü soruyu soruyoruz:Cui Bono?
18 yıl boyunca bildiğim hayatı geride bıraktım.
Bildiğim işi, düzeni, kimliği,hepsini.
Bazen yol, kaybolmaktan geçiyormuş
Yönsüz, belirsiz, sessiz bir yerlere doğru.
Bu bölüm, kaybolmanın aslında yolun ta kendisi olduğunu fark ettiğim anların hikayesi.
plum village mindfulness of breathing pratiği türkçe çevirisi ile